Antibiyotiğe bağlı kolit, özellikle klindamisin, sefalosporinler, ampisilin ve amoksisilin gibi antibiyotiklerin kullanımından sonra ortaya çıkabilir. Bu durum, antibiyotik tedavisi sırasında veya sonrasında gelişebilen hafif ishalden ciddi psödomembranöz enterokolit gibi geniş bir klinik tabloyu içerebilir. Antibiyotik kullanımından yaklaşık 5-10 gün sonra ishal başlayabilir; bu süre daha uzun veya kısa da olabilir. İshal, tedavi süresince veya tedavi bittikten sonra da ortaya çıkabilir. İshalle birlikte dışkı çok sulu, mukoid, yeşil renkli ve kötü kokulu olabilir. Bazı durumlarda dışkı kanlı da olabilir. İshalle birlikte kramp tarzı karın ağrısı ve yüksek ateş gibi bulgular da görülebilir.

Antibiyotiğe bağlı kolit vakalarında genellikle Clostridium difficile sorumludur. Clostridium difficile, gram pozitif, sporlu ve zorunlu anaerop bir bakteri türüdür. Bu bakteri, toksin A ve toksin B olmak üzere iki farklı toksin üretir. Hastalık, bu toksinlerin hücre membranında hemoraji, inflamasyon ve nekroz etkisi sonucu ortaya çıkar.

Bağırsaklarımızda bulunan bakteriler genellikle faydalıdır ve her birinin önemli görevleri vardır. Ancak bazı bakteriler potansiyel tehlike taşır. İyi bakteriler, kötü bakterileri kontrol altında tutar. Ancak hastalık, ilaç kullanımı gibi durumlarda bu denge bozulabilir. Antibiyotikler, zararlı bakterilerle birlikte yararlı bakterileri de yok ettiği için bağırsak florasına zarar verebilir. Yeterli miktarda yararlı bakteri olmadığında, antibiyotiğe dirençli zararlı bakteriler ortaya çıkar ve bağırsakta iltihaplanmalara yol açar.

Antibiyotiğe bağlı kolit tedavisinde ilk olarak kullanılan antibiyotik bırakılır veya daha düşük riskli bir antibiyotiğe geçilir. Bazı hastalarda, yalnızca hastalığa neden olan antibiyotiğin kesilmesi bile yeterli olabilir. Daha ağır vakalarda ise Clostridium difficile'ye yönelik bir antibiyotik kullanılır.

Antibiyotiğe bağlı kolit, özellikle yaşlı bireylerde ve hastanede uzun süre yatan hastalarda daha sık görülür. Bu yüzden, antibiyotik kullanımı sırasında ve sonrasında dikkatli olunmalıdır. Ayrıca, probiyotiklerin kullanımı, bağırsak florasının korunmasına yardımcı olabilir.